28 Aralık 2009 Pazartesi

bakkalın önünde oturup kendi kendine konuşan adam

yine aynı adam, ağır dönüşlerinden birini yaptığı sokağına giriyordu. sabahın ilk ışıklarını arkasına almış ve 'umudu vücudunun her hücresinde depo edebilmenin' sırrını yaşlı bir büyücüden geçmişiyle takas ederek satın almışçasına geleceğe gülümseyerek yaklaşıyordu o balkonun karşısındaki bakkala.

her sabah kilidi açışında hissettiği mutluluğu eğer bir imgeyle anlatacak olsaydık, 'bilemediği kadar fazla kapısı olan bir zindana saklanmak zorunda bırakılmış bir çiçeğe ölmek üzereyken 'ikinci' can suyunu yetiştirmeyi görev edinmenin mutluluğu' nu kullanabilirdik çok rahatlıkla.

bu sabah elinde bir gramafonla gelmişti 'bişey' adam bakkala. eski günlerden kalma epey plak vardı yanında, hiç yaşamadığı eski günlerden kalma. cama astığı yazıyı alıp kenara koymuştu, çünkü ''artık 'blues' u buraya taşımak lazım'' demişti kendine.

karşı balkonda sanki güneş görmesin diye üstü 'eski' günlerden kalma kumaş parçalarıyla kapatılmış bir çiçek vardı. neydi o çiçeğin adı sahi? yok bi çiçek değildi bir bahçeydi galiba? neyse uzatmayalım işte onun da korkularında haklı sebepler vardı. bunu biliyordu elbet, ama henüz ölmemişti ki. ona su taşıyacak bir böcek bulamamıştı sadece. sahi o böceğin cinsi neydi? aşık veyselin de imgesi miydi sahi?

halbuki o böcek hiç üşenmeden bir ömür boyu umut taşıyabilirdi o çiçeğe karşıdaki bakkaldan. çünkü biliyordu ki o bakkal her sabah açacaktı o dükkanı beraber uyanmaktan keyif aldığı birisiyle yaşadığı için. o adamın her sabah hissettiğinin saplantılı bir kafaya takma durumu olmadığından emindi çünkü.

'bişey' adam bakkalın önünde oturup balkonu izliyordu bütün gün. çünkü içerde çalan gramofonu kurmaya hiç ihtiyaç duymadan kalbindeki müziğin tadını çıkarabiliyordu orayı izlerken. üstelik çiçek henüz ölmedi diye bağırıyordu sesini duyurabildiğinden emin olduğu için artık.

28.12.2009

03:00

3 yorum:

  1. çok beğendim ali eline sağlık, yalnız bunu yazarken gerçekten kafandan neler geçiyordu çok merak ettim lan :)

    YanıtlaSil
  2. neler geçiyo gibi duruyo bro? :P

    YanıtlaSil
  3. olum ben mi farklı bir ruh haliyle okudum. sanki bi çapanoğlu var gibi konuşmuşsunuz. gerçi oladabilir. ama hafız içtenlikle söliim sen üstad mertbesine ulaşalı uzun zaman olmuş!..

    YanıtlaSil

durma yolcu okumaya devam et